Mazi..

Hani bazen ansızın anımsarsın birini. Nereden aklıma geldi diye düşünürsün. Ufacık bir şeydir belki; bir eşya, bir sözcük, tamamen alakasız bir şey. Ama hatırlamak istersin onu. Onca zaman geçmiş olmasına rağmen hep canlı kalmıştır bazı şeyler. Unutur musun sesini, yüzünü, bakışlarını? Her şeyini bilirsin neyi sevdiğini, nelerden nefret ettiğini, kahvesini nasıl içtiğini, neye nasıl tepki vereceğini... Anılara, ona dönmek istersin bazen. 1 gün, 1 saat bile olsa. Yeniden yaşamak istersin. Sonra bitsin sonra gitsin hiç önemli değil.  Bir anlık bile olsa varlığını hissetmek yeter. Karşılıklı otursak şöyle anlatsak neler yaptık birbirimizde bıraktığımız o boşluktan sonra? Mesela sen o evin önünden geçiyor musun hiç? Ya da sokağın başına arabanı parkedip öyle saatlerce bakıp düşünüyor musun, üzülüyor musun? Özlüyor musun? Bana benzeyen bir yüz gördüğünde irkiliyor musun? Anlamsız bir heyecan kaplıyor mu bedenini? Ya onun ben olmadığını anladığında. Nasıl bir hayal kırıklığı yaşıyorsun? Bir daha asla göremeyeceğini biliyor musun? Gözünün içine son defa bakamayacağını, doyasıya sarılamayacağını…Uyurken birbirimizi izleyemeyeceğiz artık. Uyandırmamak için öpmeye kıyamadığımız sabahlarımız olmayacak. Biz bizi yaşadık, bizi bitirdik artık. Birlikte oturup tv bile izleyemeyeceğiz. Bir araya gelmek bile lüks artık bize. Zaten aynı evde de olamayacağız. Ne sen beni unutacaksın ne de ben seni. Tek kelime etmeyeceğiz ama. Gözlerimiz başka gözlerle buluşacak. Merak edeceğiz birbirimizi. Ama sormayacağız nasılsın diye. En gizli köşede saklayacağız bir şeyleri. Ve bir gün yalnız bir sabahta anımsayacaksın tekrar. Nefret edeceksin o günden. Dinlediğin şarkılar çare olmayacak, birbirine eklediğin sigaralar da. Akşam olacak dibine vuracaksın şişelerin. Başka bedenlerle avutacaksın kendini. Başka ruhlarla karışacaksın. Ta ki bir başka güne bir başka aşka kadar…

Bu şarkı da yanında iyi gider.

Merve Kılıç

Hiç yorum yok: